Uzmanlar, güzel olabilmenin hatasız, mükemmel yüz  hatlarına sahip olmakla değil, kişinin yüzüne uygun ve abartılı olmayan estetik  sonuçlarla sağlanabileceğini ve bunun için operasyonların konusunda uzman  hekimlerce yapılması gerektiği uyarısında bulunuyor.
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik,  Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem  Tezel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, burun, yüz, göğüs ve liposuction gibi  operasyonlarda başarının ''doğal görünüm'' de saklı olduğunu söyledi.
Her açıdan dört dörtlük duran kalem gibi kaşların,  kalkık hokka gibi burunların ya da dolgun dudakların tek tek mükemmel  durabilirken, bir kişinin yüzünde birleştiğinde ifadeyi tamamen bozabildiğini ve  ''güzel'' değil ''çirkin'' bir görüntüye neden olabildiğini vurgulayan Tezel,  estetik ameliyatların kişinin yüz şeklinin ve ifadesinin korunarak yapılması  gerektiğine dikkati çekti.
Tezel, operasyon başarılı geçse de kişinin doğal  görünümüyle uyumlu olmayan, abartılı sonuçların hastalarda memnuniyetsizlik  yarattığını belirterek, hatalı estetik operasyonlara ilişkin bilgi verdi.
Liposuciton ameliyatlarında yapılan en büyük hatanın,  hastayı zayıflatmak amacıyla gerekenden çok daha fazla yağ çekilmesi olduğunu  belirten Prof. Dr. Tezel'in verdiği bilgiye göre, liposuction zayıflatma değil,  bir şekillendirme ameliyatı. Normal vücut ağırlığında olunsa da basen, göbek,  bacaklar gibi bölgelerdeki fazla yağlar alınıyor. Liposuctionın zayıflama  amacıyla kullanılarak, fazla yağ çekilmesi ve sıvı takviyesi yapılmaması,  damarlarda pıhtı oluşumuna neden olabiliyor. Bu tür komplikasyonlara daha çok  hastane ortamı dışında ve uzman olmayan hekimlerce yapılan operasyonlarda  rastlanıyor.
Liposuction ameliyatlarında bazı şekil bozuklukları da  görülebiliyor. Derinin belirli bir küçülebilme kapasitesi bulunuyor ve uygulama  sonucunda söz konusu kapasitenin üzerine çıkıldığında deride sarkmalar ya da  çukurlar meydana gelebiliyor.
Liposuction yapılırken ''ıslak yöntem''in tercih  edilmesi de olumsuz sonuçların doğmasını engelliyor. Liposuction ameliyatlarında  aspiratör denilen makine yerine enjektörle daha kontrollü yağ çekilebiliyor.  Böylece, dalgalanma, çukurlaşma ve düzensizliklerin önüne geçilebiliyor.
-''KÖTÜ YAPILMIŞ BURUN YÜZDE İLK DİKKAT ÇEKEN YER  OLUYOR''-
Türkiye'de burun, en çok yapılan estetik operasyon olsa  da yanlış uygulama sonrası ciddi sorunlar görülebiliyor.
Burun estetiği ameliyatında en çok rastlanan hata,  kişinin ameliyat olduğunun belli olması. Yüze uyumlu olmayan, orantısız (çok  kısa, çok uzun, çok kalkık veya burun deliklerinin karşıdan gözükmesi) sonuçlar,  belli olmanın ötesinde sağlık açısından da riskli olabiliyor. Burun kemiğinin  fazla oyulmuş olması, burun ucunun düşmesi, burun kemiğinin ve ucunun iki ayrı  bölüm gibi durması çirkin görüntüye yol açıyor.
Burun ameliyatlarında nefes alma problemi olan  kişilerin önce nefes yolunun açılması sonrasında burun estetiğinin yapılması,  hata olarak gösteriliyor. Nefes yolu açılırken, burnun fonksiyonel ve estetik  açıdan farklı olarak ele alınmaması gerekiyor. İlk uygulamada, kıkırdak doku  alındığından daha sonrası için yeterli doku kalmıyor. İleride bunları düzeltmek  için kaburgadan kemik ya da kulaktan kıkırdak alınması gerekiyor. Oysa nefes  yolunu tıkayan kıkırdaklar çıkarılıp atılmak yerine burun estetiğinde çok önemli  bir kaynak olarak kullanılabiliyor. Bu nedenle her iki uygulamanın birarada  yapılması tavsiye ediliyor.
Açık burun ameliyatları sonrasında iki burun deliğinin  arasında özellikle esmer tenli kişilerde iz kalabiliyor.
-''YÜZ GENÇLEŞTİRMEDE DOĞAL GÖRÜNÜME  DİKKAT''-
Klasik yüz germe ameliyatlarında kulak önünden ve  arkasından yapılan bir kesiyle, cilt yana doğru çekilerek geriliyor, fazla  dokular çıkarılıyor. 
Klasik yüz germede deri sıyrılarak operasyon  yapıldığından, mimik kasları ve cilt arasındaki bağlar kesiliyor. Bu da yüz  ifadesinde sorunlara yol açabiliyor. Endoskopik yüz gençleştirme  operasyonlarıyla bu sorunlar giderilebiliyor. Yalnızca deri gerilerek değil,  yüzdeki tüm anatomik oluşumlar bir bütün halinde düzeltildiği için mimikler  kaybolmuyor, yüz doğallığını yitirmiyor, en önemlisi de iz kalmıyor. Bir başka  deyişle yüze üç boyutlu olarak şekil veriliyor. 
Genç yaşta olmalarına rağmen doğuştan gelen sarkık göz  ve kaş yapısı gibi bazı özellikleri nedeniyle yaşlı, mutsuz, olumsuz ya da  yorgun ifadeli kişiler, iş ve özel hayatlarındaki pozitif etkileri nedeniyle  mutlu ve dinamik yüz ifadelerine sahip olabilmek için endoskopik yüz estetiğine  başvuruyorlar. Bu teknikle, alın bölgesi germe, kaş kaldırma ve göz altlarındaki  çukurluk veya torbalanmalara da müdahale edilebiliyor.
-''BOTOKS DİKKATLİ UYGULANMAZSA YÜZLERDE HAYRET  İFADESİ OLUŞUYOR''-
Botox, yani botinilium toksini kasların fonksiyonunu  bloke ederek kırışıklıkları azaltıyor, ancak dikkatli uygulanmadığında yüzde  hayret ifadesi oluşabiliyor. Herşeyi botoksla düzeltmeye çalışmak, bu tür  sonuçlara yol açıyor.
Botoks yerine kişinin kendi dokusuyla ya da uygulanması  risk yaratmayan dolgu maddeleriyle yapılacak enjeksiyonlar, daha doğal  sonuçların alınmasını sağlayabiliyor.
Öte yandan uygun olmayan, ucuz olduğu için tercih  edilen bazı maddelerin enjeksiyonu, alerjik reaksiyonlara yol açabiliyor.
Göğüs büyütme ameliyatlarında en büyük sorun hastayla  doktor arasında tam bir iletişimin sağlanamayarak göğüs ölçüsünde ortak bir  karara varılamaması, hastanın gerçekten istediği ölçüyü tam olarak doktoruna  aktaramaması ve/veya hastanın yeni ölçüsüne alışamamasından kaynaklanıyor.
Çok büyük protezler doğal sonuç vermiyor, zorlanarak  konulduğundan bazı komplikasyonlara neden olabiliyor. Yine kullanılan materyalin  (silikonun) kalitesi çok önemli. Göğüs küçültme ve dikleştirme ameliyatlarında  uygun yöntem tercih edilmezse çok fazla iz kalabiliyor, simetri  bozulabiliyor.
-''DUDAKLAR KİŞİNİN KENDİ DOKUSUNDAN  DOLDURULMALI''-
Dudak estetiğinde kalın dudaklar ön plana çıkıyor.  Kalın dudaklı olmak demek, üst dudağın alt dudaktan daha ileride olduğu anlamına  gelmiyor. Dudak dolgunlaştırmak amacıyla kişinin kendi dokusu kullanılabiliyor.  Bunun dışında hyalüronik asit gibi doğal maddeler de uygulanabiliyor. Dudak  dolgunlaştırmada, yanlış uygulamalar yapay, ördek gagasını anımsatan görüntülere  neden olabiliyor.
-''SAÇLAR TEK TEK EKİLMELİ''-
Bunların dışında saç ekme hem hasta hem hekim açısında  sabır gerektiriyor. Mikro implantasyon yönteminde her bir saç kökü tek tek  alınarak ekiliyor. Sabır gösterilmez ya da tecrübeli hekim tarafından  yapılmadığında birçok sorun çıkabiliyor.
Saçlar alın ve sakaklardaki girintilere sadık  kalınmadan ekildiğinde, bu, çember gibi peruğa benzeyen bir görüntünün olmasına  neden oluyor.
Kökler tek tek değil de bir arada ekilirse, yine  doğallıktan uzaklaşılıyor. Bu işlemin, çoğu zaman bir hastanede, anestezi uzmanı  olmadan yapılması da risk taşıyor.












Hiç yorum yok:
Yorum Gönder