Vajinismus; kadının, eşi ya da cinsel partneriyle ilişkide bulunmak istemesine rağmen, elinde olmayan sebepler yüzünden ağrı ve acı endişesiyle ‘aşk kasları’ adı verilen pelvik taban kaslarını kasarak ilişkiye engel olması ile oluşan, psikolojik kökenli bir cinsel işlev bozukluğudur. Kadın cinsel ilişki sırasında acı endişesi yüzünden kendisini koruma çabasıyla pelvik taban kaslarını orada bir duvar varmışçasına kasarak ilişkiye engel olur. Vajinismus rahatsızlığının birçok doğal sebebi olduğuna, fakat altta yatan psikolojik sebeplerden en kötüsünün taciz ya da tecavüze maruz kalma olduğuna işaret eden Medical Park Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Özge Öztürk, şu bilgileri verdi:
KAS KASILMALARI SIRTA VURUYOR
Ülkemizde vajinismus görülme oranı 10 da 1’dir. Cinsel ilişki sırasında refleks şekilde gerçekleşen kas kasılmaları, vajina haricinde kalça, bel, karın, sırt ve hatta ayak parmaklarına kadar yaygın bir şekilde görülebilir. Tüm bu kasılmaların sebebi vücudun kendisini koruma içgüdüsüne bağlıdır. Bilinçdışında geçmişten gelen cinsel ilişki ile ilgili yerleşmiş bazı negatif düşünceler yüzünden kadın, ilişki sırasında eşine izin veremeyebilir.
EVLİLİĞİ BİTİREBİLİYOR
Sevginin, aşkın bir ifadesi olan cinsel yaşamın bu şekilde sekteye uğraması, erkekte reddedilme duygusuyla öfkeye kızgınlığa ve eşinden uzaklaşmaya yol açabilirken, kadında utanç ve suçluluk duygusuna neden olabilir. Sonuçta da çiftin ilişkisi günden güne bozulabilir. Ancak çok özel bir konu olan bu meseleyi çiftler utanç, suçluluk, yenilgi, öfke, kırgınlık duygularıyla kimseyle paylaşamamakta, ailelerin ve çevrelerin çocuk konusunda baskı yapmaları sebebiyle bir jinekoloğa başvurmaktadırlar.
Ülkemizde cinsel terapi ile uğraşan jinekolog sayısı az olduğu için birçok başvuru hüsranla sonuçlanmakta, çiftlerin başarıya olan inancı gün geçtikçe azalmakta ve çözümlenebilir bir sorun olan vajinismus, içinden çıkılamayacak derecede büyümekte ve evliliklerin bitmesiyle sonuçlanabilmektedir.
MASUMİYETİ KAYBETME KORKUSU ETKİLİ OLUYOR
Vajinismusun sebepleri, psikolojik ve nadiren de fiziksel olmak üzere ikiye ayrılabilir. Nadir fiziksel sebepler arasında vajinal ve vulvar enfeksiyonlar, yumurtalık kistleri, pelvik inflamatuar hastalıklar, endometriosis, sistit gibi hastalıklar sayılabilir.
Vajinismusun en sık görülen sebepleri ise psikolojik sebeplerdir. Kızlık zarının kutsal olması ve çocukluk çağından itibaren kızlık zarını korumaya yönelik verilen eğitimler, söylemler, davranışlar, bazı kadınlarda masumiyeti kaybetmek istememe nedeniyle vajinismus gelişmesine sebep olur.
Cinselliğin bir tabu olması, cinsel eğitim verilmemesi, kulaktan dolma yanlış cinsel bilgiler de vajinismus gelişmesinde hayli önemli nedenlerdir. Ülkemizde genç kızların çoğu kızlık zarının patlayacağı, çok fazla acı çekeceği, çok fazla kanama olacağı, cinselliğin sadece erkekler için olduğu, cinsel haz duymanın ayıp, yasak, günah olduğu gibi yanlış bilgilere sahiptir. Bu yanlış bilgilere ilk geceyi başarı ile atlatıp kendini ispatlama isteği de eşlik etmektedir.
EN ACI SEBEPLERİ TACİZ VE TECAVÜZ
Eşini sevmeme, zorla evlendirilme, ilişki ve evlilik problemleri, eşe karşı duyulan öfke, gebelik korkusu, kontrolü kaybetme korkusu gibi nedenler de vajinismus nedenleri arasında sayılabilecek nedenlerdir.
Vajinismusun altta yatan sebeplerinden en acıları ise taciz ya da tecavüze maruz kalmadır. Bilinçdışına itilen bu travma, ileride vajinismus başta olmak üzere birçok psikolojik sorunlara neden olur.
MUAYENEDE AĞRI VEREN BİR İŞLEM YOK
Bu kadar derin sebepleri olmasına rağmen vajinismusun tedavisi yüz güldürücüdür. Vajinismus, kesinlikle tamamen çözümlenebilen bir sorundur. Böyle bir sıkıntıyla karşılaşan kadının öncelikle jinekolojik muayeneden geçmesi ve sonra da bir cinsel terapist tarafından terapiye alınması gerekmektedir.
Vajinismusta herhangi anatomik bir bozukluğun olup olmadığını anlamak ve vajinismusu derecelendirmek için jinekolojik muayene yapılır. Ancak jinekolojik muayene esnasında vajina içerisine herhangi muayene aleti veya parmak sokulmamakta, sadece dokunarak gözlem yapılmaktadır. Sanıldığı gibi ağrılı ya da acılı bir işlem değildir.
ÇİFTLERLE AYRI GÖRÜŞMELER YAPILIYOR
Vajinismus tanısı konulduktan sonra, geçen süreye ve altta yatan travmanın ağırlığına bağlı olarak kişiye göre değişen sürelerde tedavi uygulanır. Tedaviye jinekolojik muayene ile başlanır. Daha sonra cinsel terapist tarafından her iki eşle de ayrı görüşmeler yapılarak vajinismusun altta yatan sebebi araştırılır.
Görsel ve yazılı materyaller kullanılarak geniş çaplı bir cinsel eğitim verilir ve cinsellikle ilgili yanlış bilgiler ve tabular yıkılarak cinselliğin kadın için de bir hak olduğu vurgusu yapılır. Eğer eşler arasında vajinismus sebebiyle bir iletişim bozukluğu, birbirinden soğuma, öfke, suçluluk varsa; çiftler arasındaki duygusal uyumun yeniden yakalanılması, karşılıklı anlayış sevgi saygı ve hoşgörünün hakim olduğu bir ilişkinin tekrar kurulması için çalışmalar yapılır.
SON AŞAMADA EV ÖDEVLERİ VERİLİYOR
Tedavinin son aşaması yaygınlıkla ev ödevleri olarak bilinen ancak bizim aşk oyunları diye tabir ettiğimiz egzersizlerden oluşur. Aşk oyunlarına gelene kadar cinsel algı değişmiş olduğu için bu aşama çok kolay ve hızlı bir şekilde ilerler ve mutlu sona ulaşılır.
Vajinismus tedavisinde bazen hasta tarafından kızlık zarı aldırma operasyonları da talep edilir. Ancak tedavi olduğu zannedilen bu yöntemin hiçbir yararı olmadığı gibi, işlemden sonra yineleyen olumsuz ilişki denemeleri, çiftin umudunu yitirmesine ve tedaviye olan inancın bitmesine neden olmaktadır.
Vajinismus, psikolojik dinamikleri olan bir rahatsızlıktır. Operasyonlar ya da medikal tedaviler bir işe yaramamaktadır. Tek seanslık tedavilerden sonra ise vajinismus şekil değiştirmekte, disparoni (ağrılı cinsel ilişki) veya orgazm olamama ya da cinsel isteksizlik gelişmektedir. Vajinismus, tek seansta çözülmemesi gereken, temelinde çiftte yeniden bilişsel yapılandırma ile mutlu bir cinsel yaşam kurulmasını gerektiren bir rahatsızlıktır.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!