Modern Çağın Hastalığı; Hem işte hem de evde ve sosyal hayatta mükemmelliği yakalamak için çabalayan Kadınların “Süper Kadın Sendromu”
Bir yandan işyerinde da¬ha iyi bir kariyere ulaşmak için yoğun çaba sarf eder¬ken aynı za¬manda evlerindeki tüm gereksinimleri eksiksiz karşı¬layan, çok iyi bir eş ve anne olmak için de yoğun ça¬ba sarf eden kadınların sorunları hakkında Medicana Konya Hastanesi Uzm. Psikolog F. Işıl Yenikaynak bilgi verdi.Geçmişten günümüze toplum yapılarının değişmesi, teknolojinin gelişmesi, hayatımıza gelen yeniliklerle beraber bireylerin yaşam şartlarını ve içerisinde bulunduğu sosyal çevresinden etkilenmesi aynı zamanda bulunduğu çevreyi de etkilemektedir. Bu geçen süreçte kadının üstlendiği rollerde değişim yaşanmış, kadın farklı alanlarda farklı görevler üstlenerek aile içerisindeki sorumluluğunu iş hayatına da aktarmıştır. Günümüz dünyasında birçok kadın kariyer hedeflerini gerçekleştirmek için çaba göstermektedir. Kadının kendine çalışma hayatında bir yer bularak ekonomik özgürlüğünü de yaşama arzusu ön plana çıkıyor. Kadın evinde ideal bir eş, çocuğuna iyi bir anne ve iş yerinde iyi bir kariyer için büyük çaba sarf etmektedir. Bu tempo içerisinde koşuşturan, her şeyin üstesinden gelmeye çalışan kadının mükemmeliyetçi bir yapıya büründüğü görülmektedir.
Kadının hayatı tamamen kontrol altına alıp sorgulaması, her bulunduğu ortama yetme çabası ve kusursuza ulaşma arzusu süper kadın sendromunu ortaya çıkarmıştır.
Mükemmeliyetçi bir yapıya bürünen kadınlar zaman içerisinde aile ve sosyal çevreden gelen beklentileri karşılamaya çalışırken kendilerine olan sorumluluklarını yerine getirememekte ve ruhsal problemlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Temelinde mükemmeliyetçiliğin olduğu bu sendromda kadının agresif davranışları, hırçınlık, güç, en iyiyi yapma isteği; çabuk öfkelenme, depresyon, anksiyete (kaygı) bozukluğu, panik atak, obsesif kompulsif (takıntı) gibi psikolojik sorunları da beraberinde getirmektedir.
Sendromu yaşayan kadınlarda zaman içerisinde ailesi ve çevresindeki bireylerle olan iletişiminin zayıfladığı görülmektedir.
Aile içerisindeki iletişim zayıflığının nedeni kadının eşine ve çoğuna olan duygusal baskısıdır. Bu sendromu yaşayan kadının çocuğunun da etkilendiği görülmektedir.
Çocuğunun sosyal alanda aktif olmasını, hedeflerinin hepsini gerçekleştirmesini, sınavlarda iyi dereceler getirmesini istemesi doğrultusunda annenin çocuğuna karşı sürekli denetleyici, baskıcı davranışları çocukta davranış problemlerini yaşamasına neden olmaktadır. Süper kadın sendromu yaşayan annenin çocuğu da ilerleyen hayatında aynı sendromla karşı karşıya gelebilmektedir. Çünkü kız çocuklarına küçük yaşlardan itibaren verilen telkinler, yetiştirilme tarzı, sosyal çevreden öğrendikleriyle beraber kız çocukları anneyi model almakta ve gelecek yaşamında aynı sorunu yaşamaktadırlar.
Süper kadın sendromu belirtileri daha çok kadının evlenmesi, çocuğuna ve eşine davranışlarıyla ve kadının yaşının ilerleyen zamanlarında iş, kariyer, eğitim gibi alanlarla ortaya çıkmaktadır.
Sendromunu yaşayan kadınlara yönelik öneriler;
• Aile içi ve sosyal çevredeki bireylerle olan iletişimi zorlaştıran ögelerin kaldırılması, doğru iletişimin kurulması.• Başkaları için yaşamaktan ziyade kadının kendine vakit ayırması.
• Kadının kendi sınırlarının farkına varması ve ulaşabileceği hedefler önüne koyması.
• Ailede ve içerisinde bulunduğu sosyal çevrede her bireyin onuru ve değeri anlayışını göz önünde tutarak bireyleri kusurlarıyla kabul etmeye çalışmak.
• Sorumlulukları paylaşmak, gerektiğinde yardım istemeyi bilmek.
• Fiziksel ve ruhsal yönden sağlığı etkileyecek olumsuzluklardan kaçınmak.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!