Evde kalmaktan korkmamak gerekir

0
Evde kalmaktan korkmamak gerekir
Evlenememekten, yalnız kalmaktan kısacası 'evde kalmaktan' mı korkuyorsunuz? Bu korkunun yarattığı mutsuzluğu yenmek elinizde. Psikolog Başak Demiriz'in önerilerine kulak verin...

Dr. Başak Demiriz, evlenememeve evde kalma korkusu yaşayanlara önerilerini sizlerle paylaşıyoruz:

Danışan: Kendime bile itiraf edemediÄŸim bir ÅŸeyi sizinle paylaÅŸmak istiyorum: Ben evlenememekten, ömür boyu yalnız kalmaktan, kısacası ‘evde kalmaktan’ korkuyorum. 

Dr. BaÅŸak: “Kendime bile itiraf edemediÄŸim” dediÄŸinize göre sizin için konuÅŸması zor bir konu olmalı.

Danışan: Evet çok zor ve artık beni çok mutsuz ediyor, özellikle arkadaşılarım birer birer evlenirken.

Dr. Başak: Yaz aylarında düğünler de çoğalınca bugünlerde birçok kişi kendi durumunu gözden geçiriyor ve umutsuzluğa kapılıyor.

Danışan: Gerçekten öyle, bu yaz tam dört arkadaşım evlendi. Bir de geçen hafta 35 yaşıma bastım, iyice bunalıma girdim. Çok umutsuzum ve bu iÅŸi kafama çok takıyorum. En sonunda size gelmeye karar verdim. Evlenmeyi bırakın, uzun zamandır doÄŸru dürüst bir erkek arkadaşım bile yok. Ne zaman kız arkadaÅŸlarımla bir araya gelsek, konu eninde sonunda aÅŸka ve iliÅŸkilere geliyor. Kimi ‘muhteÅŸem’ iliÅŸkisini, kimi de yaÅŸadığı en son aÅŸk macerasını ballandıra ballandıra anlatıyor. Bir bakıyorum, uzun zamandır iliÅŸki yaÅŸamayan tek kiÅŸi ben kalmışım. Neden ben de düzgün bir erkekle tanışamıyorum veya düzgün bir iliÅŸki yaÅŸamıyorum anlamıyorum. Bu iÅŸ, kadınlar için çok zor.

Dr. BaÅŸak: ‘Düzgün’ bir iliÅŸki özlemi çeken sadece kadınlar deÄŸil, erkekler de var, yani bu tip sıkıntılar yaÅŸayan tek siz deÄŸilsiniz.

Danışan: Benim etrafımda pek yok. Bende bir sorun olduÄŸunu düşünmeye baÅŸladım artık. Ama ne olduÄŸunu bilmiyorum. Bazen kendimi biraz daha güçlü hissettiÄŸimde “Hayatımdan memnunum, hiç evlenmesem de olur” diyorum ama bu düşünce genellikle çok kısa sürüyor. İçimden baÅŸka bir ses “BoÅŸuna kendini kandırmaya çalışma” diyor ve iÅŸte o zaman çok mutsuz oluyorum.

Dr. BaÅŸak: Ve o zaman mutlu olmak için ‘gerçek bir aÅŸka’ ihtiyacınız olduÄŸuna ve ancak öyle mutlu olabileceÄŸinize daha da çok inanıyorsunuz. Birileriyle tanışmanın özlemini duyuyorsunuz. Peki bunun için bir ÅŸeyler yapıyor musunuz?

Danışan: Nasıl bir ÅŸeyler yapabilirim ki? Ä°ÅŸ ve ev arasında gidip geliyorum. Ayrıca çalıştığım yerde de düzgün insan yok, olanlar da hep evli veya kız arkadaÅŸları var. 

Dr. BaÅŸak: ArkadaÅŸlarınız bu durumunuzu biliyor mu? 

Danışan: Pek biliyorlar sayılmaz. Onlara mutsuzluÄŸumu göstermemek için sürekli “Ben hayatımdan çok memnunum, bekarlık sultanlıktır” gibi saçma ÅŸeyler söylüyorum. Onlar da inanıyor herhalde ki beni kimselerle tanıştıran olmuyor. Ayrıca tekrar birileriyle çıkma fikri de beni çok korkutuyor.

Dr. BaÅŸak: Anladığım kadarıyla bir yandan iliÅŸkiniz olmasını isterken, diÄŸer yandan da bu konuda bir ÅŸey yapmak istemiyorsunuz. Böyle bir tutum içindeyken yeni insanlarla nasıl tanışacaksınız? Peki arkadaÅŸlarınız nasıl oldu da birileriyle tanıştı ve bir iliÅŸki yaÅŸamaya baÅŸladı? Umarım onlar ÅŸanslı demeyeceksiniz. 

Danışan: Öyle düşünmüyorum desem yalan olur. 

Dr. Başak: İlişkilere ve erkeklere ait bunun gibi daha bir çok korku, yanlış inanç ve önyargınız var sanırım. Doğal olarak bunlar da davranışlarınızı kısıtlıyor. Siz de farkında mısınız?

Danışan: ‘Åžanssız olduÄŸum?’ gibi düşüncelerimi mi kastediyorsunuz.

Dr. Başak: Evet. Erkekler veya ilişkiler deyince aklınızdan başka neler geçiyor?

Danışan: “Etrafta düzgün bir erkek yok,” “Erkekleri anlamak çok zor,” “Daha iyisini bulunca seni terkederler,” “Sen aşık olursun onlar seni kullanır” gibi bir sürü ÅŸey geçiyor aklımdan. 

Dr. BaÅŸak: Bazı kadınların iliÅŸkilere dair sizin gibi yüzlerce olumsuz düşüncesi vardır. Bazı kadınlarsa çok daha umutlu ve olumludur. “Bende bir sorun olduÄŸunu düşünmeye baÅŸladım ama ne olduÄŸunu bilmiyorum” demiÅŸtiniz biraz önce. Aklınızdan geçen düşünceler, sorununuzun kaynağı olabilir mi? 

Danışan: Yani benim yalnız olmam, kimseyle tanışamam düşünce yapımdan mı kaynaklanıyor?

Dr. Başak: Biraz önce söylediğiniz cümleleri düşünün. Bunun gibi başka cümleler yakalayabilir miyiz sizce?

Danışan: Kendimle ilgili de çok fazla ÅŸey söylüyorum; “ÅžiÅŸmanladın, seni kim beÄŸenir?,” “Etrafta bu kadar genç kız varken, kim seni ne yapsın?,” “Kendine güvenin yok, erkeklerle nasıl baÅŸedeceÄŸini bilmiyorsun, en iyisi sen bu iÅŸten vazgeç.”

Dr. Başak: Ve bu düşünceler aklınızdan sadece ara sıra geçmiyordur. Günde aşağı yukarı 10 kere olabilir mi?

Danışan: Bazen daha fazla bile olabilir.

Dr. Başak: Bu düşünceleri bir yere yazalım. Şimdi, ilişkilerinde sorunlar yaşayan veya şu sıralar yalnız olan bir arkadaşınızı düşünün, var mı öyle biri?

Danışan: Evet, bir arkadaşım daha var benim gibi. Onunla da dertleşiriz bu konuları.

Dr. Başak: Peki, bu arkadaşınıza biraz önce kendinize söylediğiniz ve buraya yazdığınız bu olumsuz cümleleri günde 10 kere söyleseydiniz arkadaşınız ne yapardı?

Danışan: Kendini camdan aşağıya atardı herhalde. Şaka bir yana, çok mutsuz olurdu. Ama kimseye bu kadar acımasız davranamam.

Dr. BaÅŸak: Kendiniz hariç! Ä°nsanlar genellikle kendilerine yaptıkları eleÅŸtirilerde daha acımasız olurlar. “Arkadaşıma bunları söyleyemem” dediniz ama diyelim söylediniz. Bu sözler karşısında onun davranışları, duyguları ve düşüncelerini tahmin edebilir misiniz?

Danışan: Ona “ÅžiÅŸmanladın, seni kim beÄŸenir?” desem, zavallım kendini çok çirkin hisseder ve kimseyle tanışmak istemez.

Dr. Başak: Bir ortama girdiğinde davranışları nasıl olurdu?

Danışan: Kendine güvensiz olurdu, girişken, neşeli olmazdı, dikkat çekmemeye çalışırdı. Sessiz kalırdı.

Dr. Başak: Yani hissettikleri, davranışlarını, hatta beden dilini bile etkilerdi. Aynı ortamda onunla ilgilenen bir erkek iletişime geçmeye çalışsa nasıl davranırdı?

Danışan: Ürkek, güvensiz, çekingen.

Dr. BaÅŸak: Bu durumda o kiÅŸiyle olumlu ve saÄŸlıklı bir iletiÅŸim kuramazdı ve hatta yaÅŸadığı bu olumsuz duygular yüzünden mesafeli davranıp kiÅŸiyi uzaklaÅŸtırabilirdi. Bu durumda karşısındaki erkeÄŸin aldığı tek mesajsa ‘bu kadın benimle ilgilenmiyor’ olurdu. 

Danışan: Yani aklımdan geçen bu olumsuz düşünceler, duygularımı ve davranışlarımı etkiliyor. Haklısınız, aklımdan “Seni kim ne yapsın?” geçerken, bana yaklaÅŸan birine gülümsemek pek kolay olmuyor. Hatta biraz da gergin oluyorum.

Dr. Başak: Peki siz böyle gerginken karşınızdaki kişi o sırada ne hissediyor olabilir?

Danışan: “Bu kadın benden hoÅŸlanmadı, onu geriyorum, gergin kadınlardan hoÅŸlanmam, gergin kadınlar beni çok gerer, buradan hemen kaçmalıyım” diye hissediyordur.

Dr. Başak: İsterseniz şimdi konuştuklarımızı bir gözden geçirelim. Her şey kendinize söylediğiniz olumsuz cümlelerle başlıyor. Bu düşünceler duygularınızı, duygularınız da davranışlarınızı ve beden dilinizi etkiliyor. Bunun sonucunda da olumsuz deneyimler yaşıyorsunuz. Bu yaşadığınız olumsuz deneyimlerse ilk başta aklınızdan geçen düşünceleri pekiştiriyor ve kendinizi bir kısır döngü içinde buluyorsunuz. Öyleyse bu döngüyü kırmak ve diğerleriyle ilişkilerinizi düzeltebilmek için önce kendinizle olan ilişkinizi yoluna sokmak, kendinize güvenmeniz, kendinizi sevmeniz için çalışmamız gerekecek. Yazdığınız olumsuz cümlelerden başlayabiliriz!

✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!

Yorum Gönder

0Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.
Yorum Gönder (0)

#buttons=(Kapat !) days=(20)

Web sitemiz, deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Daha fazla bilgi
Accept !